Çoğu insan belirli zamanlarda endişe ve panik hissi yaşayabilir, bu duygular gerginlik, stres veya tehlikeli durumlarla karşılaşıldığında doğal bir tepkidir. Ancak, panik atak bozukluğu yaşayan bir kişi için anksiyete, endişe, panik ve stres duyguları düzenli olarak ortaya çıkar, genellikle belirgin bir sebep olmaksızın da hissedilebilir.
Panik atak krizleri genellikle 5 – 30 dakika arasında sürebilir; ancak, bazı durumlarda bu süre 1 saate kadar uzayabilir.
Panik Atak Nedir?
Panik atak, aniden ortaya çıkan yoğun endişe, korku ve beraberinde gelen fiziksel semptomlarla belirginleşen bir anksiyete bozukluğu durumudur. Bu ataklar sırasında bireyin kalp atışları hızlanır, terleme, titreme, nefes darlığı, mide rahatsızlıkları gibi çeşitli belirtiler görülebilir.
Panik Atak Belirtileri Nelerdir?
- Çarpıntı, kişinin kalbinin hızlı veya güçlü bir şekilde vurmasıyla kendini gösterir.
- Göğüs ağrısı veya sıkışma hissi, bireyin göğüs bölgesinde rahatsızlık hissetmesine yol açabilir.
- Nefes darlığı veya boğulma hissi, kişinin normal nefes alma sürecinde zorlanma veya sıkışma yaşamasına neden olabilir.
- Baş dönmesi, sersemlik ve baygınlık hissi, panik bozukluk sırasında kişinin dengesini kaybetme eğilimindedir.
- Uyuşma veya karıncalanma, genellikle ellerde, ayaklarda veya yüzde hissedilen tuhaf duyumları içerebilir.
- Üşüme ve ürperme ya da aksine ateş basması, vücut sıcaklığındaki ani değişimlere bağlı olarak ortaya çıkabilir.
- Bulantı ve karın ağrısı, mide bölgesinde rahatsızlık hissi veya sindirim sistemi sorunlarına işaret edebilir.
- Titreme ve sarsılma hissi, vücudun kaslarında kontrol kaybı yaşanabilmesine işaret eder.
- Kendisinin veya etrafının değiştiği algısı, kişinin gerçeklikle bağlantısını yitirdiği hissini verebilir.
- Kontrol kaybetme veya çıldırma korkusu, bireyin kendi davranışlarını kontrol etme yeteneğiyle ilgili endişeleri içerebilir.
- Ölüm korkusu, panik sırasında kişinin yaşamını yitirme veya ölümle yüzleşme korkusunu ifade edebilir.
Panik Atak Neden Olur?
Panik ataklar, evrimsel bir perspektiften ele alındığında, temelde hayatta kalma içgüdüsü ile ilişkilidir. Bu içgüdüsel tepki, insanın tehlike algısıyla başa çıkma mekanizmasının bir parçasıdır. Panik bozukluk, beynin, vücuda aniden yanlış tehlike sinyalleri göndermesiyle karakterizedir, bu da kişinin “savaş ya da kaç” yanıtını tetikler. Bununla birlikte aşağıdaki durumlar da panik atak nedenleri arasındadır.
Genetik Faktörler: Ailede panik bozukluğu öyküsü olan bireylerde risk artabilir, bu da genetik faktörlerin rol oynayabileceğini gösterir.
Beyin Kimyasal Dengesi: Nörotransmitter adı verilen kimyasalların dengesizliği, özellikle serotonin ve noradrenalin düzeylerindeki değişiklikler, atakları tetikleyebilir.
Stres ve Anksiyete: Yoğun stres, travmatik olaylar, sürekli endişe ve yaşamda belirli zorluklar tetikleyebilir.
Travma: Çocuklukta yaşanan travmatik olaylar veya güçlü stres, ilerleyen yaşlarda panik bozukluk riskini artırabilir.
Biyolojik Faktörler: Tiroid sorunları, hipoglisemi (düşük kan şekeri), kalp sorunları gibi biyolojik faktörler de neden olabilir.
Yüksek Kafein veya Madde Kullanımı: Aşırı kafein, uyuşturucu veya alkol kullanımı atakları tetikleyebilir veya şiddetlendirebilir.
Sosyal Fobi veya Agorafobi: Sosyal durumlar veya açık alanlardan duyulan korkular atakları tetikleyebilir.
Duygusal Faktörler: Duygusal olarak zorlayıcı bir durum, kaygı veya depresyon panik atağı tetikleyebilir.
Her bireyde panik atak nedenleri farklılık gösterebilir ve birçok durum bir araya gelerek bu ataklara yol açabilir.
Panik Atak Tedavisi
Panik atak tedavisi, medikal ilaçlar ve psikoterapi yöntemleri kullanılarak uygulanır.
Psikoterapi: Bireyin duygusal ve zihinsel iyileşmesini desteklemek amacıyla kullanılan etkili bir yöntemdir. Psikoterapi, panik atak semptomlarıyla başa çıkma, olumsuz düşünce kalıplarını değiştirme ve günlük yaşam stresiyle baş etme becerilerini geliştirmeye odaklanır.
İlaç Tedavisi: Antidepresanlar, anksiyolitikler ve beta blokerler gibi ilaçlar, panik atak semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilir. Ancak, ilaç tedavisi genellikle terapiyle birlikte kullanılır ve uzman bir doktor tarafından yönetilmelidir.
Panik Atağa İyi Gelen Şeyler Nelerdir?
Panik bozukluk sırasında sakinleşmeye ve belirtilerini hafifletmeye veya kontrol altına almaya yardımcı olabilecek birkaç şey bulunmaktadır. Ancak her birey farklı olduğu için bu önerilerin etkisi kişiden kişiye değişebilir. İşte panik atak ile başa çıkma konusunda olumlu etkileri olabilecek bazı öneriler:
Derin Nefes Almak
Yavaş ve derin nefes almak, vücudu sakinleştirebilir. Derin nefes almak, panik atak sırasında ortaya çıkan hiperventilasyonu önlemeye yardımcı olabilir.
Sakinleştirici Düşünceler
Panikle başa çıkabilmek için pozitif ve sakinleştirici düşüncelere odaklanın. Korkularınızı değerlendirmek ve olumsuz düşünceleri değiştirmek önemli olabilir.
Çevreye Odaklanma
Bulunduğunuz mekandaki detaylara odaklanın. Dokunduğunuz nesnelerin, duyduğunuz seslerin farkına vararak anın gerçekliğini hissedin.
Yerinde Durma
Eğer güvenli bir yerdeyseniz, yerinizde durun ve sabit bir noktaya odaklanın. Bu, dikkatinizi dağıtarak sakinleşmenize yardımcı olabilir.
Yavaş Hereket
Eğer fiziksel olarak hareket etmeniz mümkünse, yavaş ve kontrollü bir şekilde dolaşın. Bu, vücutta biriken gerginliği azaltabilir.
Kendinize Güven Verme
Geçici bir durum olduğunu hatırlayın. Bu hissin geçeceğine dair kendinize güven verin.
Meditasyon
Meditasyon teknikleri, zihinsel rahatlama sağlayarak stresle başa çıkmada yardımcı olabilir. Bu teknikler, şu anı farkında olma ve zihni sakinleştirme amacı taşır.
Fiziksel Aktivite
Düzenli egzersiz, vücuttaki stres seviyelerini azaltabilir ve genel ruh halini iyileştirebilir. Yürüyüş, koşu, yoga gibi aktiviteler panik atağı önlemede yardımcı olabilir.
Düzenli Uyku
Yeterli ve düzenli uyku almak, zihinsel sağlığı destekleyebilir. Uykusuzluk, panik atağı tetikleyebilecek bir faktör olabilir.
Sağlıklı Beslenme
Dengeli bir beslenme, vücudun ihtiyaç duyduğu besinleri almasına yardımcı olabilir. Kafein ve şekerin aşırı tüketimi, panik atağı tetikleyebilir.
Sosyal Destek
Aile, arkadaşlar veya destek grupları gibi sosyal destek sistemleri, duygusal destek sağlayabilir. Paylaşma ve konuşma, panik atağın yönetiminde önemli olabilir.